Mersin
Büyükşehir Belediyesi Kültür, Sanat ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı
bünyesinde hizmet veren Mersin Sinema Ofisi tarafından düzenlenen ‘Biz
Radyoyu Çok Sevdik’ isimli belgeselin gösterimi, Mersinlilerin yoğun
katılımına sahne oldu. Kadın radyocuların mücadelesine ışık tutan belgeselin
gösteriminin ardından yönetmenler Prof. Dr. Nazan Haydari, Prof. Dr. Özden
Cankaya ve Öğretim Üyesi Dr. Cem Hakverdi ile yapılan söyleşide ise kadın
radyocuların mücadelesi, Türkiye’de radyoculuğun yeri ve belgeselcilik üzerine
merak edilen sorular yanıtlandı.
Mersinliler, kadın
radyocuların öyküsü ile tarihsel yolculuğa çıktı
Mersin
Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilen gösterimde
salonu dolduran Mersinliler, 1970’lerin öyküsünü bugüne taşıyan belgesele tam
not verdi. TRT Radyo’da görev almak için sınava girerek, 70’li yıllarda çalışan
kadınların döneme tanıklığı da gözler önüne seriliyor. Dönemin radyoculuğuna,
politik olaylarına, kadınların radyoculuk mesleğinde yaşadıklarına belgesel
aracılığıyla tanıklık eden izleyiciler, tarihsel yolculuğa çıkarak duygusal
anlar yaşadı. İzleyicide derin izler bırakan belgesel ayakta alkışlandı.
Gösterime
katılan yönetmenler Prof. Dr. Nazan Haydari, Prof. Dr. Özden Cankaya ve Öğretim
Üyesi Dr. Cem Hakverdi, gösterimin ardından yapılan söyleşide soruları
yanıtladı. Moderatörlüğünü Prof. Senem Duruel Erkılıç’ın yaptığı söyleşiye, TRT
Radyo’da aynı yıllarda görev yapan Nursel Duruel de katılarak izlenimlerini
aktardı. Sözlü tarih çalışması olarak başlayan ve belgesel ile beyazperdeye aktarılan
kadın radyocuların hikayesini anlatan yönetmenler, Mersinli izleyenlerin yoğun
katılımından duydukları memnuniyeti dile getirerek teşekkürlerini sundu.
Özdülger: “Kentte
böylesi kıymetli çalışmaların olması çok önemli”
Yakın
tarihe ışık tutan böyle bir belgeselin gösterimini gerçekleştirmekten büyük
mutluluk duyduklarını ifade eden Mersin Büyükşehir Belediyesi Kültür, Sanat ve
Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Koordinatörü, Opera Sanatçısı Bengi İspir
Özdülger, belgeseli izlerken duygulandığını belirtti. Belgeseli izlemekten
büyük keyif aldığını sözlerine ekleyen Özdülger, “O dönemi tekrar hatırlamak, yaşanılan güzellikleriyle beraber
zorluklarına da şahit olmak gerçekten çok anlamlıydı ve beni çok etkiledi. O
dönemin çok kıymetli prodüktörleriyle ve belgeselin yapımcılarıyla beraber
olmanın, onları dinlemiş olmanın mutluluğunu yaşıyorum” dedi.
Kentte
böylesi kıymetli çalışmaların olmasının önemine de değinen Özdülger, “Mersin Sinema Ofisi olarak bu çalışmalara
devam edeceğiz. Şehrimizin genelinde kültür ve sanat anlamında yapılan tüm
çalışmaların Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak destekçisiyiz ve bunun için
büyük gurur duyduğumuzu da ifade etmek istiyorum. Bu çalışmaya destek ve emek
veren herkese çok teşekkür ediyorum” sözlerini kaydetti.
Prof. Cankaya:
“Mersinlilere, kadın radyocuların mücadelelerini anlatmak istedik”
Belgeselin
yönetmen ve yapımcılarından Prof. Dr. Özden Cankaya, belgeselin yolculuğunun
sözlü tarih çalışması olarak başladığını belirterek, “Bunu bir toplumsal hafıza çalışması olarak kabul ettiğimiz için
Türkiye’nin yakın geçmişindeki radyo tarihine bir katkıda bulunmak amacıyla çok
çeşitli festivallere katılıyoruz. Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin bizi davet etmesinden
dolayı çok mutlu olduk. Mersin’de yaşayanlara da yakın tarihimizde kadın
radyocuların mücadelelerini anlatmak için geldik ve gördüğümüz ilgiden çok
mutlu olduk” diye konuştu.
Prof. Haydari:
“Geçmişi tekrar birlikte yaşıyor olmak çok heyecan verici”
Mersin’de
bir araya gelmiş olmaktan mutluluk duyduğunu belirten Yönetmen Prof. Dr. Nazan
Haydari ise, “Burada olmak birkaç açıdan
çok heyecan verici. Senem Hocamızın ve Nursel Hanım’ın da burada olması çok
değerli. Onların davetiyle buraya gelmiş olduk. Özden Hoca’nın öğrencileri de burada.
Geçmişi farklı şekillerde tekrar birlikte yaşıyor olmak çok heyecan verici, çok
güzel” sözlerini kaydetti.
Dr. Hakverdi:
“Belgeselimizin farklı şehirlerde, farklı insanlarla buluşması bizi mutlu
ediyor”
Belgeselin
yönetmen koltuğunda oturan ve kurgusunu üstlenen Öğretim Üyesi Dr. Cem Hakverdi
de “Her şey çok güzeldi ve her şeyden
önce çok güzel ağırlandık. Çok güzel bir izleyici kitlesi var, herkes ilgili ve
meraklı. Bu da bizi çok mutlu ediyor. Belgeselimizin farklı şehirlerde, farklı
kesimlerden insanlarla buluşması bizi son derece mutlu ediyor” dedi.
Prof. Çobaner: “Belgeselin
bir döneme ışık tutan bir yapısı var”
Belgeselin
gösterimin yakın tarihe ışık tutmasının büyük katkılar sağladığını ifade eden
Mersin Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aslıhan Ardıç Çobaner
de “Belgeselin bir döneme ışık tutan bir
yapısı var. Onun haricinde bizim hocalarımızın, destek veren iletişim
fakültelerinin katkısı var. Mersin’de yapılması çok güzel. Ben burada Mersin
Büyükşehir Belediyesi’nin katkısını da çok önemsiyorum. Daha çok insanla
buluşsun, yolu açık olsun. Katkı sunan herkese çok teşekkür ediyorum” diye
konuştu.
Aydıner: “Eğer bu
program olmasaydı, biz bu yaşananların hiçbirisini bilmeyecektik”
Gösterimden
önemli bilgiler edindiğini dile getiren izleyicilerden Lütfü Aydıner ise, “TRT’de böyle kahraman çalışanların
olduğunu bu programla öğrendik. Oradaki mücadele, Türkiye mücadelesi gibi bir
şey olmuş ve onların sürgüne gitmesi onları dayanışma içine sokmuş. Gerçekten
çok zor bir süreçten geçmişler. Eğer bu program olmasaydı, biz bunların hiçbirisini
bilmeyecektik. Program sayesinde hem onların mücadelesinin farkına vardık hem
de o yıllardaki Türkiye hakkında bilgi sahibi olduk. Hazırlayanların ellerine
sağlık” ifadelerini kullandı.





0 Yorumlar